17 Haziran 2012 Pazar

Kasırgalar, euro ve fırsatlar

Euro’nun kaderini belirleyeceği düşünülen Yunanistan seçimleri yapılıyor. Yarın piyasalar muhtemelen yeni korkularla uyanacak. Euronun çöküşünün yaratacağı büyük yıkımın korkusu fiyatlanmaya başlayacak. İnsanlar yatırım kararlarını verirken her zamankinden daha fazla kararsız kalacaklar. Batacak gemide kalmamak adına planlarını gözden geçirecekler. Ve daha birçok olumsuz senaryo. Herkes gibi düşünüyor olmanın vereceği bir bardak soğuk su tüm bu yangını söndürmeyecek elbette. Peki öyleyse nasıl düşünülmeli?

Birçok doğal afet ve ekonomik krizden sonra herkesten farklı düşünenler bu kez de farklı düşüneceklerdir. Yarın piyasalar açıldığında korkunun gezmeye başladığı saatlerde birileri yeni fırsatların peşine düşecek. Tıpkı bundan 7 yıl önce olduğu gibi.

Amerika, 2005 yılında tarihinin en büyük zararını yaşadığı kasırga faciası ile karşı karşıya kalır. Saatte 160 km. hızla esen kasırga özellikle New Orleans ve çevresinde etkili olur. 1.836 kişinin öldüğü faciada tahmini rakamlarla 80 milyar doların üzerinde zarar oluşur. Birkaç hafta sonra yaralar sarılmaya başlamışken bu kez de Rita kasırgası gelir. Bölge komple bir çöküş yaşar.

Sosyal krizin giderilmeyi çalışılması sigorta şirketlerine başvurmayı gerektiriyordu. Çünkü evler ve arabalar birçok sigorta şirketi tarafından sigorta edilmişti. Şimdi bu paraların ödenme zamanıydı.

Sigorta şirketleri önceleri fazla stresli değildi. Çünkü onlar da risklerini reasürans şirketlerine sigorta ettirmişti. Sigorta şirketleri kendi mali kapasitelerinin üzerindeki risklere teminat verdiklerinde bu riski reasürör denilen daha büyük mali gücü olan sigorta şirketlerine devrederler. Böylece büyük risklere karşı küçük sigorta şirketlerinin mücadele gücü artmış olur. işte ABD’deki sigorta şirketleri ödemelerini yapmak için reasürörlerine başvururlar. Ödemelerde önceleri bir sorun olmaz fakat reasürörlerin de bir ödeme kapasitesi vardır ve o sınıra gelinmiştir. Tüm sektör büyük bir sıkıntının içine girer.

Ödemeler yapılırken bir yandan da ticari hayat sürmektedir. Sigorta şirketleri evlerini ve arabalarını daha önce sigorta ettirmeyen kişilerin başvurusuna uğramıştır. İnsanlar yeni felaketlerin geleceğinden endişelenmektedir. Bu da sigorta şirketlerini her zaman aldıkları primlerden daha fazlasını talep etmeye yönlendirir. Katrina öncesi dönemle kıyaslandığında primler iki katına yükselir. Müşteriler bu ani prim artışının sebebini haklı buldukları için fazla rahatsız olmazlar. Sigorta şirketleri de memnundur. Çünkü toplanan yeni primler eski sigortalıların hasarlarını ödemeye gitmektedir. Sigorta şirketleri kısa sürede eski ritimlerine dönerler. Fakat toplanan paralar bitmiştir ve yeni sigortalıların olası hasarlarını ödeyecek para kalmamıştır. Sigorta şirketleri bunu da dert etmez. Çünkü reasüranslara küçük bir prim ödeyerek bu risklerini bertaraf edebileceklerdir. Bu düşünceyle reasüranslarına başvururlar. Fakat gördükleri manzara karşısında dona kalırlar. Hiçbir reasürans şirketi artık New Orleans risklerini sigorta etmek istememektedir. Sigorta şirketleri daha fazla prim ödeyeceklerini belirtseler de reasüransları ikna edemezler. Sistem tam bir çıkmaza girmiştir. Peki şimdi ne olacaktır?

O günkü görüntü ile bu günlerde euro bölgesinin görüntüsü arasında pek fark yoktur. Herkesin korktuğu o anlarda birkaç kişi bir fırsat kokusu alır. Halkın aşırı derecede yüksek risk algısında bir tuhaflık vardır. Reasürans şirketlerinin de bu korku paralelinde hareket etmesi pazarı durdurmuştur.

İşte tam o anda dünyanın en büyük yatırımcısı Warren Buffett ve çöken şirketleri kurtarma becerisiyle tanınan yatırımcı Wilbur Ross reasürans işine girerler ve kasırganın hakim olduğu Körfez Sahilindeki sigortalı varlıkları reasüre etmeye başlarlar. Düşünceleri basittir: Algılanan risk mevcut riski aşmıştır.

Korkunun risk algısını yükseltmesi o gün olduğu gibi bugün de yatırımcıları euro piyasasındaki duran veya çöken faaliyetlere yönlendirecektir. Bu, finansal piyasaların en temel işleyiş şeklidir. Buffett ve Rose, 2005’te girdikleri reasürans işinden büyük kar elde etmişlerdir. Birçok yatırımcı bugün aynı fırsatları euro alanında görmektedir. Bugünkü seçim sonuçlarını yarın bu açıdan değerlendirecek birçok yatırımcı olacaktır. Herkes korku ile yüzleşirken onlar geleceğe empati kuracaklardır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder