Ahlaksız Teklif (Indecent Proposal) filmi 1993 yılında büyük bir sansasyon yaratmıştı. Demi Moore ve Robert Redford'un oynadığı film, eşiyle bir gece geçirmek için arkadaşına 1 milyon dolar teklif edilmesi hadisesi etrafında şekilleniyordu. Bu ahlaksız teklif tüm dünyada hararet yaratmıştı. Herkes birbirine bu soruyu soruyordu. Amerika'da yapılan bir sokak röportajında da aynı soru sokaktan geçen bir kadına sorulmuştu: "Siz olsanız 1 milyon dolar karşılığı Robert Redford'la bir gece geçirmeyi kabul eder miydiniz?" Kadın bir süre düşündükten sonra şöyle demişti: "Paraya bulmam için bana biraz süre verir misiniz?"
Bu tuhaf yanıtı veren kadın ne aptal ne de keskin bir mizah duygusuna sahipti. Verdiği yanıt bir gerçeği ortaya koyuyordu. Ünlüleri nasıl algıladığımız gerçeğini. Bugün sosyal medyanın en büyük entrikası şöhretlilerin izlenmesi yanılsamasıdır. Twitter ya da facebook'ta onları izleyerek onları daha yakından tanıdığımızı ve anladığımızı sanıyoruz. Fakat gerçeği maalesef gözden kaçırıyoruz. Ünlüler ve sosyal medyadaki izleyicileri arasındaki ilişki sadece tek geceliktir. Nasıl mı?
Geçtiğimiz hafta Dünya gazetesi, "Yatırımcı yönünü Twitter'da arıyor" başlıklı bir haber yayınladı. Haberde twitter'da izleyici sayısı 10 binin üzerinde olan 13 kişinin adı verilerek yatırımcıların piyasalarda yön bulmak için artık twitter'ı kullandığı yazılıyordu. Büyük çoğunluğu ekranın şöhretli yüzleriydi. Ekonomistlerin düşüncelerine değer verilmesi ekonomi hayatı için önemli bir gelişmeydi. O nedenle bu önemli gelişmenin hangi seviyelerde olduğunu öğrenmek için bir araştırma yapalım dedik. Acaba gerçekten bu kişilerin düşüncelerine önem veriliyor muydu?
Dünya gazetesinde adı verilen 13 yazardan en bilinen 10'unun tweetlerini inceledik. İlk gözümüze çarpan derviş sözlerinden youtube görüntülerine, maç yorumlarından müzik videolarına kadar popüler olmak için her şeyi yaptıklarıydı. Ama ilgilendiğimiz bu değildi. Ekonomi ile ilgili paylaşımları acaba ne ölçüde etkileşim almıştı onu merak ediyorduk. Beğenilen bir ekonomik paylaşımın retweet edilerek kendi izleyicilerinizle paylaşılması gerekirdi. Ne de olsa burası sosyal medyaydı ve sosyal medyanın amacı buydu. İşte bu düşünceyle, ekomistlerimizin ekonomi hakkındaki görüş, değerlendirme ve yazılarını içeren tweetlerine baktık. Her ekonomistin 100 adet paylaşımını inceleyerek bu paylaşımların ne kadar retweet aldığına baktık. Retweet eylemi, ne "altına imzamı atarım" ne de "bak böyle diyor" olarak anlamlandırılabilir; belki olsa olsa futboldaki "gelişine vurmak" gibi bir anlamı olabilir ama twitter'da izlediğiniz kişinin paylaşımlarına önem vermenizin tek göstergesi sadece retweet etmektir.
Ekonomistlerimizin düşüncelerinin izleyicileri tarafından ne ölçüde retweetlendiğini görmek istiyorsanız işte yanıtı:
Rakamların kısaca üzerinden geçmek gerekirse; 86.800 kişi tarafından takip edilen Mahfi Eğilmez'in ekonomik konulardaki paylaşımlarını her onbin kişiden sadece 5'i retweetliyor. 36.400 takipçisi olan Yaşar Erdinç'in ekonomik görüşlerini ise her onbin kişilik izleyicisinden sadece 3'ü retweetliyor. Takipçi sayısında 3.sırada olan Figen Özavcı'nın görüşleri ise yüzbinde 8 gibi bir retweet oranına sahip; bu kadar takipçisi olmadığına göre her onbin kişiden biri bile retweetlemiyor diyebiliriz.
Çıkan bu çarpık sonuçlara pasif izleyicinin alışkanlığı, popüler kültür anlayışı, sosyal medya konforizmi, tanınma mekanizması ya da "takılıyoruz işte" gibi birçok açıklama getirilebilir elbette. Ama gerçek ortadadır: İnsanlar ekonomistlerin düşüncelerine önem verdikleri için onları takip etmiyorlar. Muhtemelen sadece popülerlik etkisi denen olgu nedeniyle takip ediyorlar. Ekonominin gidişatı üzerine ne düşündükleri kimsenin umurunda değil. Sonuçlar bunu fazlasıyla gösteriyor. Ekonomik görüşlerine önem vermedikleri kişileri bu kadar çok insanın takip etmesi insanı hayrete düşürüyor. İzleyicilerin takibe başladıkları gece aşırı sarhoş olduklarını düşünmeden edemiyoruz.
Ekonomistlerin takipçi sayılarına bakarak abartmaya gerek yok. Ekonomistlerin sosyal medyadaki izlenme başarısı tek gecelik ilişki gibi duruyor. Baştaki ahlaksız teklif hikayemizi yeniden hatırlayarak son noktayı koyalım. Sokaktaki kadın parayı bulmak için süre istemişti. Şimdi aynı soruyu biraz çarpıtarak şöhretli ekonomisti izleyen Twitter'daki takipçisine soralım: "Yaşar Erdinç'in teknik analiz yorumlarından 1 milyon dolar kazanacağınızı bilseniz onu izler misiniz?" Yanıt muhtemelen şöyle olacaktır: "Ne kadar izlemem gerekiyor?"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder