Dexia’yı bu duruma getiren bankanın son derece iyi şekilde riskini yönettiğini düşündüğü çalışma modeli. Bankanın uzmanlığı yerel belediyelere kredi vermek. Fakat verilen krediler Yunanistan ve diğer sıkıntılı Avrupa ülkelerine olunca model çatırdamaya başlıyor. Bu ülkeler kredi geri ödemelerini yapamayınca Dexia’nın kendi fonlarını bulması gerekiyor. O da verilen 122 milyar dolarlık garantinin içinde yer alan diğer banka ve bono piyasalarından borçlanarak gelecek. Son derece karlı bir iş modeli!
Fonlamanın %60,5’i Belçika tarafından yapılacak. Vergi mükellefleri yine kendi paralarının bilinçsiz hükümetler tarafından har vurup harman savurulduğunu söyleyecek. Ama bu sefer sesleri biraz kısık çıkacak sanıyoruz. Çünkü Belçika’da bir hükümet henüz yok. 2007’de başlayan hükümetsizlik krizi hala devam ediyor.
Belçika bölümünün 4 milyar euroya hükümet tarafından satın alınması fazla bir şey ifade etmiyor. Çünkü hisse fiyatı ve hisseye ödenen tutar bilinmiyor. Vergi mükelleflerinin parası kaldıraç olarak kullanılacak ve banka faaliyetlerine devam edecek. Kullanılan kaldıraçla daha yüksek kaldıraçlı işlemler yapılarak birkaç yıl sonra gelecek daha büyük bir kamulaştırmanın zemini hazırlanacak. Umulur ki tersi olsun. Hiçbir müflis vatandaşın alamadığı devlet yardımını alan bankalar onu layıkıyla kullanabilsinler.
Şimdi kısa bir geçmişe dönüş yapalım. 7 Temmuz 2001 tarihine yani bundan 3 ay önceye. Avrupa Bankacılık Otoritesi (European Banking Authority) Avrupa bankalarının stres testi sonuçlarını açıklıyor. Stres testini geçen bankaların başında Dexia geliyor. Otorite bankanın ilave sermayeye ihtiyacı olmadığını söylüyor. Peki, bu kadar kısa sürede ihtiyaç nasıl oluşuyor.
Şeffaflık eksikliği ve iyi niyet oyunlarının gizlemeye yetmediği Dexia gerçeğini Yunanistan’a verilen kredilerden kaynaklanan 3 milyar eurodan fazla zarar ortaya çıkardı. Yani otorite gelecekteki iflas senaryolarını düşünürken Yunanistan senaryosunu göz önüne almamıştı. Bu hata Belçika Sermaye Piyasası İzleme Kurulu (FSMA) açığa satış işlemlerini Dexia için yasaklamamış olsaydı çok pahalıya malolalabilirdi. 122 milyar dolarla kurtarmak büyük bir kazanç olarak görülebilir.
Bu tür kamulaştırmalar ilk bakışta yaşanacak çöküşlerde piyasa şoklarından koruyor gibi görünse de hükümetler tarafından absorbe edilen sorunlu varlıklar ve katlanılan borç bir süre sonra rating kaybı gibi piyasalarda daha büyük şok yaratacak bir tepki doğuruyor. Yani krizin şu an yaşanan fazı kaçışı imkansız bir fırtına yaratacak gibi görünüyor.
Dexia’nın görünmeyen ve patlamaya her an hazır bir bomba olmaya aday tarafı ise Avrupa’daki en büyük türev piyasa işlemcilerinden biri olması. Dexia’nın türev piyasasından çekilmesi tüm piyasayı bir anda tahrip edebilir. Dexia, 2,9 triyon dolarlık yerel yönetimler piyasasının en büyük oyuncusu. Şirketin yaratacağı karşı taraf riski ile Avrupa’nın Bear Stearns’ü olmaya aday sayılabilir.
Dexia gibi stres testini geçen diğer bankalar şu an büyük merak konusu. Umulur ki son kamulaştırma Dexia olsun. Her Belçika vatandaşının cebinden çıkan 6.841 dolar, masum insanların cebinden çıkan son para olsun. Fakat öyle olmayacağı açık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder