İngiltere Merkez Bankası (BoE) başkanı Mervyn King şu an yaşanan ekonomik kırılganlığı finansal krizin en kötü fazı olarak nitelendiriyor ve kıta Avrupa’sındaki birlik hükümetlerinin krizi aşabileceklerine güvenini kaybettiğini açıklıyor. Krizin şiddetini yaşananların en yükseği olacağını hesaplayan İngiltere bunun sonucunda borçlanma faiz oranlarını rekor seviyeler olan 0,5’te tutarak, piyasalara enjekte etmek için hazır tuttuğu parayı 200 milyar pound’tan 275 milyar pound’a yükseltti. Para bankaların elindeki sorunlu varlıkların satın alımında kullanılacak.
Avrupa ekonomisi giderek kararıyor. Özellikle de Yunanistan üzerinde. Bu Yunanistan için yeni bir durum değil. Ülke tarihi boyunca ekonomik çöküşleri defalarca yaşamış. M.Ö. 4.yüzyılda 13 Yunan şehrinin güneş tanrısı Apollon’un mabedi Delos Tapınağından aldıkları kredileri geri ödeyememesi ilk kredi krizi olarak tarihe geçmiş. Son iki yüzyıl içinde ise kayıtlara geçen en az 5 ekonomik çöküş yer alıyor.
Yunanistan ekonomisinin durumu 1991 yılında çöken Arjantin’in durumuna fazlasıyla benziyor. Ama tek fark borç düzeyi Arjantin’den daha kötü. Arjantin’in 1991 yılında 95 milyar $ borcu varken Yunanistan’ın borcu 483 milyar $ seviyelerinde. Bu nedenle büyük üçlü (troika) Avrupa Birliği, Avrupa Merkez Bankası ve IMF Yunanistan konusunda çözümü getirecek bir alternatif bulamıyorlar.
Yunanistan için tahakkuk, ülkenin tahvil borç yükü üzerinden geleceği kesin gibi görünüyor. Çünkü iç borçların ödenememesi yatırımcıları pek ilgilendirmiyor. Maaşların ödenmemesi ülkenin iç sorunu olarak görülüyor. Ama tahvillerin ödenememesi global bir sorun. Çünkü Yunanistan tahvilleri Avrupa ve ABD’deki bankaların elinde.
Yunanistan’ın Aralık ayı içinde vadesi dolan 5.2 milyar Euro düzeyinde tahvili bulunuyor. Beklenti bu tahvillerin gelecek yardımla ödenmesi. Eğer böyle olursa ülke 2011 yılını tahakkuka düşmeden atlatmış olacak.
2012 yılında 35 milyar Euro’su anapara, 17 milyar Euro’su faiz olmak üzere toplam 52 milyar Euro’luk ödeme bulunuyor. 2013 yılında ise 27 milyarı anapara, 17 milyarı faiz olmak üzere 44 milyar Euro tahvil geri ödemesi yapılmak zorunda. Basitçe söylersek ülkenin 84 milyar Euro’ya ihtiyacı var.
Ülke 159 milyar Euro’luk yardım paketini alabilmek için iyileştirme tedbirlerini hayata geçirmek istiyor. Fakat tembel ve gururlu Yunan halkının buna kolay kolay izin vermeyeceği anlaşılıyor.
Yunanistan neden batıyor? Bu soruya birçok farklı yanıt verilse de aslında ekonomi bilimi açısından tek bir yanıt var. Tıpkı dolara endeksli bir para yaratan Arjantin’in 1991’deki çöküşünde olduğu gibi, Euro kullanan Yunanistan’ın çöküşü de aynı sebepten olacak. Euro basamadıkları için.
Avrupa ekonomisi giderek kararıyor. Özellikle de Yunanistan üzerinde. Bu Yunanistan için yeni bir durum değil. Ülke tarihi boyunca ekonomik çöküşleri defalarca yaşamış. M.Ö. 4.yüzyılda 13 Yunan şehrinin güneş tanrısı Apollon’un mabedi Delos Tapınağından aldıkları kredileri geri ödeyememesi ilk kredi krizi olarak tarihe geçmiş. Son iki yüzyıl içinde ise kayıtlara geçen en az 5 ekonomik çöküş yer alıyor.
Yunanistan ekonomisinin durumu 1991 yılında çöken Arjantin’in durumuna fazlasıyla benziyor. Ama tek fark borç düzeyi Arjantin’den daha kötü. Arjantin’in 1991 yılında 95 milyar $ borcu varken Yunanistan’ın borcu 483 milyar $ seviyelerinde. Bu nedenle büyük üçlü (troika) Avrupa Birliği, Avrupa Merkez Bankası ve IMF Yunanistan konusunda çözümü getirecek bir alternatif bulamıyorlar.
Yunanistan için tahakkuk, ülkenin tahvil borç yükü üzerinden geleceği kesin gibi görünüyor. Çünkü iç borçların ödenememesi yatırımcıları pek ilgilendirmiyor. Maaşların ödenmemesi ülkenin iç sorunu olarak görülüyor. Ama tahvillerin ödenememesi global bir sorun. Çünkü Yunanistan tahvilleri Avrupa ve ABD’deki bankaların elinde.
Yunanistan’ın Aralık ayı içinde vadesi dolan 5.2 milyar Euro düzeyinde tahvili bulunuyor. Beklenti bu tahvillerin gelecek yardımla ödenmesi. Eğer böyle olursa ülke 2011 yılını tahakkuka düşmeden atlatmış olacak.
2012 yılında 35 milyar Euro’su anapara, 17 milyar Euro’su faiz olmak üzere toplam 52 milyar Euro’luk ödeme bulunuyor. 2013 yılında ise 27 milyarı anapara, 17 milyarı faiz olmak üzere 44 milyar Euro tahvil geri ödemesi yapılmak zorunda. Basitçe söylersek ülkenin 84 milyar Euro’ya ihtiyacı var.
Ülke 159 milyar Euro’luk yardım paketini alabilmek için iyileştirme tedbirlerini hayata geçirmek istiyor. Fakat tembel ve gururlu Yunan halkının buna kolay kolay izin vermeyeceği anlaşılıyor.
Yunanistan neden batıyor? Bu soruya birçok farklı yanıt verilse de aslında ekonomi bilimi açısından tek bir yanıt var. Tıpkı dolara endeksli bir para yaratan Arjantin’in 1991’deki çöküşünde olduğu gibi, Euro kullanan Yunanistan’ın çöküşü de aynı sebepten olacak. Euro basamadıkları için.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder