1 Haziran 2015 Pazartesi

Alınma ama bu köy senin köyün!

Küreselleşen dünyada her ülkenin bir köye dönüştüğü klişesini duymayan kalmamıştır herhalde. Eğer öyleyse bizim köy neye benziyor dersiniz?

Nasıl bir köyde yaşadığımızı merak ediyorsanız işte köyümüze ait bazı gerçekler. Tamamı Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) yayınladığı istatistiklerden alınmıştır. Yani resmi rakamlardır.

Bizim köyümüz:

Köyümüzde 100 kişi yaşıyor.
Köy halkının 50'si erkek, 50'si kadın.
32 kişi 19 yaşından küçük, 22 kişi 50 yaşından büyük.
13 kişi özürlü.

3 erkek ve 4 kadın okuma yazma bilmiyor.
28 kadın ilkokul mezunu.
6 kadın üniversite okumuş.

Resmi kayıtlara göre 18 kişi yoksul.
28 kişi yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
18 kişiye içme suyu sağlanamıyor.
25 kişi sigortalı bir işte çalışıyor.
12 kişi asgari ücretli çalışıyor.
3 kişi bankadan icralık.
9 kişi kredi kartı borcunun sadece asgari tutarını ödeyebiliyor.


13 kişi akraba evliliğine onay veriyor.
20 kadın yaşamının bir döneminde eşinden fiziksel şiddet görmüş.
13 kadın gördüğü şiddete alttan alarak ve susarak karşılık vermiş.

Geçen yıl 8 kişi tiyatroya gitmiş.
Opera ve bale izlemeye giden hiç kimse olmamış.
Kitap okuyan kimse de olmamış.

Tüm bunlardan sonra;
Eğitimin kalitesinden memnun olanlar 65 kişi.
Güvenlik güçlerinin toplumsal olaylarda vatandaşa muamelesinden memnun olanlar 77 kişi.
Sağlık hizmetlerinden memnun olanlar 65 kişi.
Kendini mutlu hisseden 90 kişi.

TÜİK'in bu verilerinden sonra bu köyde yaşayanlara diyecek fazla bir şey yok aslında. Çünkü zaten 100 kişiden 90'ı kendini mutlu hissediyor. Mutluysan sorun yok demektir.

Hiç yorum yok: