12 Mayıs 2015 Salı

Kendimi borsacı sanarak 9 yılımı boşa harcadım!

Tüm yatırım uzmanları hisse senedinin uzun vadeli bir yatırım aracı olduğunu söyler. "Bir hisse senedini ne kadar elde tutmalıyız?" sorusuna Warren Buffett'ın "Forever" (ebediyen) yanıtını verdiği söylenir. Hisse senetlerinin uzun vadeli bir yatırım aracı olduğu bilinse de ülkemizdeki yatırım şekli bunun tam tersidir. Olabildiğince kısa sürede gelir elde etmek temel yatırım kuralı haline gelmiştir. Bu çarpık anlayış uzmanlarca düzeltilmeye çalışılsa da pek başarılabilmiş değildir.

Küçük yatırımcının hisse senetlerinden kısa vadede gelir elde etme anlayışını belki de en etkili şekilde değiştiren kişi Halil Buhur'dur. Sosyal medya üzerinden yaptığı analizlerle binlerce kişiyi uzun vadeli yatırıma yönlendiren Buhur, kendi yarattığı trading sistemi ile de büyük bir yatırımcı kitlesine hitap ediyor. Buhur25 adlı sistemi ile küçük yatırımcı dünyasının en büyük fenomenlerinden biri. Tam bir değer avcısı. Yatırıma yönlendirilen 1 kuruşun bile kaybedilmeyecek kadar değerli olduğunu düşünüyor. iRRasyonel, kendisiyle trading sistemi, Buhur25 ve finans üzerine konuştu.


Hisse senedi piyasasına ilk ne zaman ve nasıl ilgi duydunuz?
Hisse senedi piyasasına ilk defa 2000 yılında çalıştığım okulda, hisselerle ilgilenen öğretmen arkadaşlarım sayesinde ilgi duydum.

Borsayla ilgili eğitiminiz var mı?
Ekonomiye, borsaya olan ilgim nedeniyle yöneldim. Makine MYO’dan sonra Türk Dili ve Edebiyatı okudum. Para piyasalarına olan tutkumla da İktisat’ı bitirdim. Şimdi son olarak İşletme Yüksek Lisans eğitimim devam ediyor, tez aşamasındayım.

İlk aldığınız hisse senedini hatırlıyor musunuz?
Çok iyi hatırlamamakla beraber Koç Holding'ti sanırım.

O dönemler yatırımcıların büyük çoğunluğu yatırım kararlarını "tüyo"larla verirdi. Siz de öyle mi vermiştiniz?
İlk defa işlem yapınca ister istemez bu işlere en çok konuştuğumuz öğretmen arkadaşımın ilgilendiği hisseler ile başladım ama ateş bacayı sardıktan sonra al sat macerasında akıp gitti uzun yıllar, ta ki 2009 yılında Uzun Vadeli Yatırımcılıkla tanışıncaya kadar.

2009 yılı sizin için bir dönüm noktası mıydı?
Evet, 2009 yılına kadar yeri geldi döviz aldım sattım, yeri geldi tahvil, en çok da hisse senedi ama bu uzun süreçte 1. işlemde, 2. işlemde kazansam da çoğu zaman 3. işlemde ilk 2'de ettiğim kârlar gidiyordu. Hatta bazen eksiye de geçiyordum. Birçok traderin makus talihi bende de şaşmadan tezâhür ediyordu. Aradan geçen 9 yıllık trader’lık maceramda ortada kazanç anlamında bir şey kalmadığını görünce nihayet değişik mecrâlarda okuduğum uzun vadeli temettü yatırımcılığını uygulamaya karar verdim.
Aslında bu yıllarda zaman zaman temettü / bedelsiz kavramlarını okuyor, duyuyordum ama uygulama kısmında gerekli cesareti gösteremiyordum.

O cesareti nasıl buldunuz?
Bu cesareti bulmamdaki en büyük sebep, kendimi borsacı sanarak boşa harcadığım 9 yıldır.

Hatalarınızdan çıkardığınız en büyük ders neydi?
Eğer bu işi yapıyorsak alın terimizi çoluk çocuğumuzun rızkını yatırdığımız enstrüman bize ileriye dönük bir şeyler bırakmalı, yoksa borsada kalmamızın hiçbir anlamı yoktur. Bunun yolu da al sat ile zaman ve para kaybetmekten çok uzun vadeli temettü yatırımcılığından geçiyor.
Bu dokuz yılın ve arada borsa dışında bir yere yaptığım, yanlışlığını sonradan anladığım yatırım, (sonu A.Ş. ile biten 2000'li yılların başlarında özellikle yurt dışındaki gurbetçilerimizden toplanan paralarla Anadolu şehirlerinde kurulan kâr payı ortaklıkları) benim bu dokuz yıldan çıkardığım en büyük dersti ve şu atasözümüz her şeyi çok iyi özetliyordu: “Para, akıl öğretir; don, yürüyüş.”
Borsada al satlar ile boşa geçen zaman ve BIST dışında en büyük akıl parası olabilecek bir yatırım denemesi bana az da getirse banka dışında bir yere güvenmemem gerektiğini öğretti. İhtiyaç hâlinde düşmüş şekliyle de olsa bankadan her zaman paranızı geri alabilirsiniz ama dışarıda kişilere ya da küçük A.Ş.’lere verilen paranızı geri almak adeta onların keyfine kalmış.

Bugün amatör yatırımcılar arasında en bilinen yatırım modellerinden birini yarattınız. Bu süreç nasıl oldu?
Bizzat yaşayarak edindiğim tecrübelerle kısa vadeli traderlik ile borsadan verim alınamayacağını geç de olsa anladım ve temeli sağlam, kurumsal, yatırımcı dostu, kârlılığı düzenli artan ve bu kârı yatırımcısıyla adilane paylaşan şirketlere uzun vadeli ortaklık felsefesiyle yatırım yapma kararımı uygulamaya başladım.
Yatırım modelimin özü, kârlı kurumsal yatırımcı dostu şirketlere ortak olarak temettülerle hisse sayısını çoğaltmaya ve her geçen yıl alınan temettü miktarının artırılmasına, bir tür BES sistemi gibi portföyümüzün düzenli nakit üretmesine bağlı. Temettü gelirinin yanında artan hisse değer kazancı ile porföyünüz / sermayeniz büyümeye devam ediyor, arada düşüşler elbette olacak ama bu süreçte önemli olan, düşse de kalkmasını bilen hisselerde olmak. Eğer bu tarz hisselerde düşüşlere yakalanılırsa, sıkıştırılmış yayın bırakıldığında önceki seviyesini geçmesi gibi, kriz sonrası bu hisseler de eski seviyelerini geçerler. Onun için derin düşüşler uzun vadeli yatırımcılar için ucuza maliyetlenme fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Buhur25 nasıl ortaya çıktı?
Yatırım felsefeme uyan şirketleri araştırdım. Bu arada değişik ekonomi sitelerinde, forumlarda fırsat buldukça yazmaya çalışıyordum. Bu konudaki fikirlerimi paylaştığım bir forumda Uzun Vadeli Yatırımcı(UVY) başlığım var. Burada uzun vadeli yatırım kriterlerime uyan şirketler hakkında yeri geldikçe bilgi paylaşımı yaparken bu şirketlerin adından oluşan listedeki hisse sayısı 15'lerden başladı ve son şekliyle 25'e ulaştı. 25 sayısında Temettü25’in de etkisi var çünkü her ay sonunda BIST100, Temettü25 ve Buhur25’in yıl başından bu yana oluşan performansını karşılaştırdığımız getiri tablosu yayınlıyorum.
Uzun vadeli yatırım kapsamında izlediğim hisselerin anlaşılma kolaylığı için ve belki de bazı arkadaşlarımın “Buhur hisseleri” söylemiyle UVY kapsamında izlediğim hisseler zamanla soyadımla anılmaya başlandı ve bugünkü Buhur25 ismi ortaya çıktı.

Buhur25'e hisse senedi seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Buhur25'e hisse senedi seçerken şirketleri incelemeye sahiplerinden, ana sermayedarlarından başlarım. Yatırımcı dostu, kurumsal (mümkün mertebe yabancı ortaklığı) olmalı. Kârını adilane bir şekilde yatırımcısıyla paylaşmalı, şirket ve ürettiği ürünler ve hizmetler herkes tarafından bilinmeli. Yatırımcılar bilmediği, tanınırlığı az olan hisselere kolay kolay yatırım yapmazlar. Ürünleri insanların her daim ihtiyacı olan vazgeçilmez ihtiyaç maddeleri olmalı ki, satışlar, dolayısıyla kârlılık süreklilik arz etsin.
Bu özelliklerin çoğu varsa yükselen trend kendiliğinden gelir. Eğer bir yerlerde eksik varsa,o zaman şirket istediği kadar temettü versin,yine de hisse fiyatı aynı dar bantta dalgalanmaya devam eder. Bu durumda şirketin Buhur Rasyosunda sıkıntı vardır. Temettü verimi + temettü düşme fiyatını telafi sonrası elde edilen hisse değer kazancına “Buhur Rasyosu” diyorum ben. Eğer bu rasyoda sıkıntı varsa temettünün çok fazla bir anlamı olmaz.

Bedelsiz potansiyelini yüksek olması mı gerekiyor?
Ödenmiş sermayesi küçük olan ama temettü verimi, trendi iyi olan şirketlerin büyüme potansiyeli yüksektir. Bu şirketlerin çoğunluğu aynı zamanda yüksek bedelsiz potansiyeline sahiptir. Sadece bedelsiz potansiyelinin olması bir anlam ifade etmez, bu potansiyel ile temettü olmadan sadece bedelsiz sermaye artırımı bekleyerek yıllar yatay bantta boşa geçebilir ama beklenilen hisse hem bedelsiz potansiyeli yüksek hem temettü verimi iyi ise orada yıllar boşa geçmez. Bedelsiz gelmese bile alınan temettülerle maliyetler düşmeye devam eder. Eğer bedelsiz sermaye artırımı gelirse de bu, üzerine tuzu biberi olur.

Bazı forumlarda Buhur 25 hisselerinin uzun dönemde borsadan daha yüksek bir getiri eğrisine sahip olduğu yazılıyor. Bunu nasıl başardınız?
Buhur25'in başarısı yukarıdaki kriterlerin sağlanma oranına paralel yükselir. Bizlere borsa çoğu zaman yatırım yeri değil, batırım yeri, kumar, oyun olarak öğretildi.
Oysa ki borsaya “girme-çıkma” değil de yatırımcı dostu şirketlere ortak olma mantalitesiyle yaklaşılarak yatırım yapılsa, borsa oyun değil, yatırım olur.
Alın terimizi öyle yere yatırmalıyız ki, başımızı yastığa koyduğumuzda benim şirketim, hissem ne olacak, yarın tahta kapanır mı, şirket iflas eder mi gibi düşünceler olmamalı. O zaman bu yatırım strese dönüşür. Uzun vadeli temettü yatırımcılığında alınan temettülerle de hisse alınıp önümüzdeki yılda kar dağıtımından alınacak pay oranımız artırılır, hisse sayımız da kartopu misali çoğalır. Bunu şöyle de açıklayabiliriz. Temettüler her yıl sürüye katılan kuzulardır. Sürü istenilen büyüklüğe eriştiğinde temettüler afiyetle yenebilir. Sonuçta belli bir seviyeden sonra bu yatırımın meyveleri de yenmeli ki uzun vadeli yatırımın nimetlerinden faydalanılsın.
Temettü yatırımında birkaç temettü aldıktan sonra maliyetleriniz ciddi oranda düşerken üzerine hisse değer kazancı da eklenince aradaki derin düşüşlerde bile siz düşük maliyetlerle yine kârda olursunuz, endeksin kırmızı günlerinde portföyünüzün bu yeşilliği size huzur verir. Borsada bundan ötesi var mı?

Teknik ve Temel analizi bir bütün olarak gören bir yaklaşımınız var. Sizce finansal analizde dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?
Temel ve teknik analizi bir bütün olarak görüyorum, hisse seçimine temel analizden başlarım. Eğer hisse temel analiz kriterlerimden sınıfı geçerse, ki aslında bu kriterlerden biri de hissenin tarihî uzun vadeli trendidir, sonrasında hissenin bulunduğu teknik durum uygun alım zamanlaması için teknik analiz devreye girer.
Finansal analizde satışların, FAVÖK kârının artması, Yabancı Para Pozisyonunun güçlü olması, şirketin ihracata yönelik yurt dışı satışlarının güçlü olması, yıllık ve çeyreksel bazda kârlılığı artan bilançolar ve önümüzdeki dönemler için kârlılığı etkileyecek yeni yatırımlar / beklentiler önemlidir.

Temel mi teknik mi sizce?
Temel – teknik, tencere – kapak misali ayrılmaz ikilidir ama yine de uzun vadeli yatırım kapsamında konuşacak olursak, "Uzun vadeli yatırımda aslolan temel analizdir; teknik, temeli izler."
Temel analiz hisse seçiminde, teknik analiz o hissenin alım satım zamanlamasında kullanılmalıdır.

Buhur25'ten bir hissenin çıkması için nasıl bir durum oluşması gerekiyor?
Buhur25'te performansı belli bir süre düşük seyreden hissenin temel analizinde ve tekniğinde bozulma varsa çıkarıyorum ve yerlerine yeni hisseler koyuyorum, bir nev'i bayrak yarışı taze dinç oyuncularla devam ediyor.

Hangi sürelerle Buhur25'i güncelliyorsunuz?
Biz nasıl ki portföyümüzde bulunan zayıf seyreden hisseleri değiştiriyorsak ben de Buhur25'i aynı şekilde yönetmeye çalışıyorum. Bu güncellemenin sık yapılmasına gerek kalmıyor, çoğunlukla 3-4 ayda bir güncelliyorum.

Bu işte yetenek mi çok çalışmak mı?
Her ikisi de diyebilirim. Çok çalışmak ve tecrübe gerekiyor ama sadece çalışmak değil, çalıştığını işe yansıtmak, verim almak da bu işin yeteneği olsa gerek.

Binlerce kişi sosyal medyada sizi izliyor; bunu nasıl başarıyorsunuz?
İnsanlar sanal alemde de olsa muhatabına güven duymak istiyor. Ben yazdığım her ortamda gerçek adımla yazıyorum, her türlü bilgim, adım sanım açık, sonuçta elimizden geldiğince faydalı olmaya çalışıyorum. Buhur25 hisselerinin performansı ve spekülatif işlemlere maruz olmayacak ağırlığı, geçmişi belli bilinen hisseler olması da yatırımcılara güven veriyor. UVY modelime uyan hisselerin illâ Buhur25’te olması şart değil, UVY’nin özüne bağlı hisselere yatırım yapıldığı sürece huzurlu yatırım devam eder, tüm bunların yatırımcılar için önemli olduğunu düşünüyorum.

Buhur25'in performansını yatırımcılar biliyorlar mı?
Buhur25'in performansını dönem dönem grafik ve tablolar ile sosyal medyadan paylaşıyorum. Uzun vadede Buhur25’in XU100’e ve Temettü25 endekslerine göre getiri farkı açık ara önde. Şimdilik böyle en azından hâliyle bu sonuçların da etkisiyle belki, yıllarca günlük al sat macerasıyla geriye elde bir şeyin kalmadığını gören küçük yatırımcı dostlar (burada profesyonel traderları tenzih ederim) sağ olsunlar, ilgilerini eksik etmiyorlar. Bu vesileyle ben de onlara teşekkür ediyorum, onların ilgisi benim çalışma azmimi artırıyor.

Son dönemde sosyal medyada Buhur25 benzeri soy adlarıyla anılan izleme listeleri çıktı, bu konuda ne düşünüyorsunuz ?
Her ne kadar yatırım ve hisse seçme tarzları benle aynı olmasa da son dönemde Buhur25 benzeri çalışmaları görüyorum. Bunu çalışma şeklim ve yatırım modelimle ilgili güzel bir gelişme olarak değerlendiriyorum, çünkü beğenilen şeylerin benzeri yapılmaya çalışılır. Yatırımcılar adına faydalı olacaksa neden olmasın, Buhur25 benzeri çalışması olan arkadaşlarıma başarılar dilerim.

Beğendiğiniz analist ve traderlar kimler?
Aslında bu işin içinde olan ve gerçekten değer verdiğim kelimenin tam anlamıyla üstad dediğim 3 ekonomist var, diğer ekonomist dostlarımızın alınmaması adına isim vermek istemiyorum. Bu ekonomistlerin yeri başkadır benim nazarımda ama mezkur üstadların hepsi kurumlarda çalıştığı için haliyle hisse bazında yazmıyorlar. Onun için uzun vadeli yatırım konusunda izlediğim kimse yok ama yine de medyada göz dolduran değerli ekonomistlerimizden bazılarını herkes gibi ben de izliyorum.

Aklınıza gelen en üzücü işleminiz neydi?
En üzücü demeyelim de üzücü işlemlerim 2009 öncesinde kaldı. İnsan beyni istemediği, kendini üzen olayları unutma eğilimindedir, bunun etkisiyle de olabilir net olarak hatırladığım çok üzücü işlemim yok.

Borsaya yeni giren yatırımcılara neler önerirsiniz?
Borsa yatırımına başlamadan önce yaşanmış tecrübelerden istifade etmelerini ve bunlardan çıkarılan dersleri uygulayarak bu işe başlamalarını öneririm ama bir musibet bin nasihatten evlâdır düsturuyla onlar yine de bu acı tecrübeleri yaşamadan uzun vadeli temettü yatırımcısı olmayacaklardır.
Zorunlu uzun vadeli yatırımcı olmaktansa gönüllü uzun vadeli yatırımcı olsunlar yeter. Kaybolan yıllar geri gelmiyor, al sat macerasının sonu yok.

Borsaya ilgi duyanlara önerebileceğiniz bir kitap var mı?
Borsayla ilgili birçok makale, yazı, kaynak okudum ama kitap olarak İktisat, İşletme ders kitapları dışında kitap okumadım desem inanır mısınız? Belki bu yoğun tempoda zamanım olmadı, belki de gerek kalmadı...

Yani sistem sizin doğanıza işlemiş öyleyse?
Evet, uzun vadeli yatırım sistemi bir nev'i yaşam tarzım oldu.

Peki, kitap yazmayı hiç düşünmediniz mi?
Bir ara yatırım sistemim hakkında yazılarımı, çalışmalarımı kitap hâline getirmeyi düşündüm ama henüz ona da fırsatım olmadı, olmuyor, gün yetmiyor diyebilirim, misal olarak şu an bile bu röportajı yaparken sosyal medyada bir sürü cevaplanmayı bekleyen soru birikmiş durumda.

Temel ve teknik analiz konusunda tecrübelerinizi paylaştığınız eğitimleriniz oluyor mu?
Fırsat oldukça bilanço okuma, hisse seçimi, temel analiz ve teknik analiz konularını kapsayan bilgi paylaşımı içerikli eğitim çalışmalarım oluyor.

Vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederiz.
İlginiz için ben teşekkür ederim.

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Tesekkurler Halil bey...@alirizabahar

Adsız dedi ki...

Teşekkür ederiz.

Unknown dedi ki...

Teşekkürler halil bey.

Adsız dedi ki...

Sayın Halil BUHUR bu piyasa için eşsiz bir değerdir. Kendilerine tekrar saygılarımı sunuyorum...
(rumuz : tacettinkiremit)

Temettüzade dedi ki...

Al sat pişmanlıktır, borsaya girdiğimden beri al yat taktiğini kullanıyorum