27 Mart 2009 Cuma

Borsalardaki yükseliş nasıl yorumlanmalı?

Mark Twain yıllar önce şöyle demişti: “Yalancılar vardır, kahrolası yalancılar vardır ve istatistikçiler vardır.”

Global ekonomi bugün tam anlamıyla rakamlar ve endeksler etrafında dönüyor. Yatırımcılar ve piyasa aktörleri, endekse edilebilecek veya sayısallaştırılabilecek ne kadar varlık varsa kapitalizmin casino’suna sokmuş ve üzerlerinde trilyonlarca dolarlık türev işlem yaratmışlardır.

Global casino’nun kalbi ABD, istatistiklere göre son 80 yılın en kötü günlerini geçiriyor. Üretim, tüketim, varlık, kar, iflas, işsizlik ve daha birçok kriter açısından göstergeler felaketi işaret ediyor. Dünya üzerinde Amerika’dan etkilenmeyen ekonomi olmadığı için, diğer ülkeleri de peşinden sürükleniyor.

Milli gelir 2008’in son çeyreğinde %6.3 geriledi. Son 27 yılın en kötü rakamı.

Hane halkının varlıklarındaki erime 5.1 trilyon $. Kayıtların tutulmaya başlandığı 1952 yılından bu yana en büyük çöküş.

Taksit ödeme vadesini 1 ay geçmiş konut kredileri, tüm kredilerin %7.9’una isabet ediyor.

Son çeyrekte işinden olanların sayısı 1,28 milyon. Son 50 yılın en büyük rakamı. Bu yılın ilk çeyreğinde 2 milyon kişinin işini kaybedeceği düşünülüyor. 1929 yılının formülleriyle hesaplandığında ise işsizlik oranı %7’yi değil %18’i işaret ediyor.

Real ekonomideki çöküşe bir türlü müdahale edilemiyor. Tüm çabalar finansal kuruluşların aktiflerindeki toksiklere yönelik. Bu durum, piyangodan büyük ikramiye çıkması umuduyla tüm parayı biletlere harcamak gibi bir algılama yaratıyor işsizler ve ümitsizler ordusunda. Bu da düzelmeyi getirecek güvenin oluşmasını sürekli erteliyor.

Vatandaşların vergileri tüm dünyada bankacıların hatalarını temizlemek üzere harcanıyor. Oysa bankacılar aynı hataları daha uslanmazca yapmaya devam ediyorlar. ABD bankalarının, hazine bonolarında kısa pozisyon alarak karşılığında Fannie Mae’nin toksik mortgage menkul kıymetlerinden aldığı söylentileri doğruysa eğer, ahlaki çöküşün sonunun olmadığını rahatça söyleyebiliriz. Merkez bankaları toksikleri bankaların aktiflerinden boşalttıkça, bankalar yerlerini yine aynı sorunlu varlıklarla dolduruyor. Wall Street’in ruhundaki risk ve getiri hırsını azaltmak mümkün değil herhalde.

Tüm bu olumsuzluklara rağmen, son günlerde yükselen borsa endekslerinin ne kadar iyimser yorumlanabileceğine artık siz karar verin.

Hiç yorum yok: