11 Haziran 2012 Pazartesi

Büyük Digg Ayaklanması ve Yunanistan!

İspanya’dan gelen likidite enjeksiyonu haberleri piyasaların ilgisini pek çekmiş gibi görünmüyor. Tüm dünya Yunanistan’dan gelecek seçim sonuçlarına endekslenmiş durumda. ABD’nin iç politikası bile Yunanistan haricinde bir şey görecek durumda değil. Seçim sonuçlarının ülkenin ve dünyanın kaderini değiştireceği gerçeği tüm haberlerin önüne geçmiş durumda. Seçimler sonrasında oluşan ekonomik havaya halkın nasıl tepki vereceği büyük merak konusu. Uzun süre ciddiye alınmayan Yunanlılar şimdi dünyanın kaderini ellerinde tutuyorlar. Ülkede seçim anketi yapmak bile yasaklanmış durumda. Acaba bu gergin sürecin sonunda kazanan kim olacak dersiniz? Yunan halkı isteklerini kabul ettirebilecek mi?

Digg (www.digg.com) adlı siteyi duymayan yoktur herhalde. Kullanıcılar haber, blog, makale veya yazılarını siteye gönderirler. Sitenin diğer kullanıcıları da gönderilen yazıları oylayarak, hangi yazıları beğendiklerini belirtirler. En çok oyu alan yazılar digg’in ana sayfasında görülürler. Daha sonra bu yazılar büyük yayıncılar tarafından satın alınarak üreticilerine gelir sağlarlar. İnternet kullanıcılarının sosyal dinamiklikleri üzerine tesis edilmiş bir site olan digg, bu dalda dünyanın en popüler sitesi sayılır.

2007 yılı Mart ayı belki de internet tarihinin en büyük sosyal ayaklanmasının başladığı tarihtir. Digg’in ana sayfasında en çok beğenilen haberi okuyanlar önce bunun bir şaka olduğunu düşünürler. Haber aynen şöyledir: “09-f9-11-02-9d-74-e3-5b-d8-41-56-c5-63-56-88-c0” Peki bu ne anlama gelmektedir?

Bu masum dizilim digg’in sonunu getirebilecek bir ayaklanmayı başlatmıştır. Dizilim HD-DVD’lerin şifresidir ve kısa zamanda tüm digg kullanıcıları bunu öğrenmişlerdir. Bu şifre kullanılarak HD-DVD’ler kopyalanabilmektedir. Tüm dünya yazıyı beğenerek iki saat içinde en tepeye çıkarır. Fakat HD-DVD teknolojisinin arkasındaki kurumdan siteye uyarı gelmesi uzun sürmez. Editörü olmayan sitenin yöneticileri ihtara uyarak yazıyı kaldırırlar. Fakat yazının kaldırıldığı o an tarihin en büyük internet ayaklanmasının başladığı andır.

Digg kullanıcıları kararın sansür olarak yorumlayarak yazıyı yeniden gönderirler. Ama site kodu yeniden kaldırır. Ardından kullanıcıların arka arkaya gönderileri başlar. Her gönderi kısa süre içinde site tarafından silinir. Kullanıcılar kararlıdır. Bu kez içinde kodun geçtiği tüm yazılara yüksek puan vererek listeye taşımaya başlarler. Site yöneticileri büyük bir hızla tüm yazıları silmeyi denerler fakat okuyucuların hızına yetişmeleri mümkün değildir. Birkaç saat içinde sitenin ilk beş sayfasını kaplayan tüm yazılar kodu içermektedir. Site yöneticileri artık bir karar vermek zorundadır. Kullanıcılarının mı yoksa DVD şirketinin mi haklarını koruyacaklardır?

Digg ilerleyen saatlerde siteden yazılı bir açıklama yapar. Açıklamada sitenin kanunlara uymak zorunda olduğu ve herkesin de uyması gerektiği hatırlatılmaktadır. Fakat bu sağduyulu çağrıya da kulak asan olmaz. Site yöneticilerin yapacak tek şeyi vardır ve onu yaparlar. Sitenin fişi geceleyin çekilir.

Sessizlik… Fakat sessizlik uzun sürmez. Birkaç dakika sonra site açılır ve en tepede şöyle bir haber vardır. Haberi yazan site yöneticileridir: “Buna ne dersiniz? 09-f9-11-02-9d-74-e3-5b-d8-41-56-c5-63-56-88-c0. Digg’in büyük bir şirket önünde eğilmesi yerine savaşarak yok olmasını tercih ediyorsunuz. Sizinleyiz. Eğer kaybedersek sonuçlarına beraber katlanırız...”

Site yöneticileri kuralları çiğnemiş ve kullanıcıların tarafında yer almışlardır. 2007 yılı Mart ayında yaşanan bu olayda kazanan kullanıcılar olmuş ama site de varlığını sürdürmeyi başarmıştır.

Yunan halkının sesi seçimlere kadar dinlenmemişti. Seçimlerde gelen beklenmeyen sonuç ise ekonomiyi yöneten politiklerin halkı dikkate alması gerektiğini söyleyen bir uyarıydı. Şimdi ise bu sesin önümüzdeki seçimlerde ne diyeceği merak ediliyor. Bakalım digg kullanıcıları mı (Yunan halkı) yoksa DVD şirketi mi (ekonomi-politikler) kazanacak?

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Hak etmediği hayatı yaşayan beleşçi yunanın nesi dinlenecekmiş.Kendi düşen ağlamaz.Birde beleşçileri kurtarmaya çalışıyorlar.Biz olsak kırk dereden su getirtirlerdi.