İktisat bilimini “kasvetli bilim” olarak nitelendiren 19.yüzyıl İskoç filozofu Thomas Carlyle’nin, “Dünya tarihi sadece büyük insanların hayat hikayelerinden ibarettir” sözü 2000’li yılların başına kadar geçerliliğini korumuştur. İnternet teknolojisi ve finansal piyasaların tüm dünyayı etkisi altına almaya başladığı 21.yüzyıl, “büyük insanlar” yerine, uygarlık tarihinin yüzyıllar boyunca yarattığı düşünce şeklinin dışında ve hiçbir kalıba sokulamayan kısaca “irrasyonel” diye tanımladığımız düşünce şeklini başrole koymuştur. TIME dergisinin, 1927 yılından bu yana verdiği “Yılın kişisi” ödülünü 2006 yılında alan kişi de irrasyonel düşündüğü için bu ödüle layık görülmüştür.
Finansal piyasalar son 20 yılda alışılmadık bir ödül sistemi yaratmıştır. Sokağın köşesindeki bakkala gideni değil, 30 km. ötedekine gideni ödüle layık görmüştür. Oysa rasyonel düşünce sistemi ihtiyacını en yakın bakkaldan gören kişinin ödüllendirilmiş olduğunu varsayar. Bu alışılmadık ödül sistemi farklı açılardan farklı şekilde değerlendirilebilir elbette. Fakat biz burada oldukça klasik sayılabilecek bir şirket hikayesi kullanacağız.
Muhteşem donat’lar yaratan Krispy Kreme şirketinin hisse senetleri 2001 yılında 85 dolar civarlarındaydı. Fakat Nisan 2003’e gelindiğinde 500 dolarlara yaklaşmıştı. Şirketin hisse değeri 3 yılda %480 artış göstermişti. Bu bir donat şirketi için oldukça büyük bir başarıydı. Üstelik bu başarıyı sağlarken şirketin çok az mağazası vardı ve insanlar bu lezzetli donat’ları almak için 30 km. gidebiliyorlardı.
Şirket 2003 yılında gelen bu hisse başarısının ardından büyüme planlarına hız verir ve bayi sayısını arttırır. Artık her kasabada bir Krispy Kreme mağazası vardır ve insanların artık bu lezzetli donat’ları satın almak için km.lerce yol gitmelerine gerek yoktur. Hatta şirket öyle bir büyüme politikası benimsemiştir ki donat’lar farklı mağazalarda bile bulunur olmuştur. Şirketin 2003 yılındaki başarısını gören yatırımcılar hemen Krispy Kreme hisselerine saldırmışlardı. Çünkü şirket yönetimi de onlara gereken büyüme desteğini fazlasıyla vermişti. Artık şirketin hisselerinin 2.000 dolar olması içten bile değildi.
2009 yılı başında satın aldıkları Krispy Kreme hisse senetlerinin değerini merak edenleri bir sürpriz bekliyordu. Hisse senetleri 1 dolar seviyesinde işlem görüyordu. Global krizin etkisi diye düşünülse de şu andaki 6 dolarlık seviye Krispy Kreme’de başka bir sorun olduğunu gösterir gibiydi. Peki ama Krispy Kreme hisseleri nasıl olmuştu da böyle bir başarısızlık ortaya koymuştu?
Konuyla ilgili çok fazla görüş ileri sürüldü fakat hiçbiri Harry Beckwith’in “Unthinking” (Düşünmeden) adlı kitabında belirttiği kadar açıklayıcı değildi. Krispy Kreme yöneticileri 2003 yılında büyüme kararı alırken büyük bir hata yapmışlardı. Şirketin hisse değerini 480 dolarlar seviyesine getiren etkenin “çok lezzetli donat’lar” olduğunu düşünmüşlerdi. Ama bu büyük bir hataydı. İnsanlar 25 blok yürüyüp kuyrukta dakikalarca bekledikten sonra aldıkları birkaç donatı seviyorlardı; sadece lezzetli olanını değil! Oysa Krispy Kreme, ürünlerini her yere dağıtarak donat severlerin hayatını kolaylaştırdığını düşünüyor ve şirketin değerini daha da arttıracağını planlıyordu. Ulaşılması zor olanın cazibesi her bakkalda bulunabilenden fazlaydı ve ne yazık ki şirket yöneticileri bunu görememişlerdi. Tıpkı güzel bir park yerini terk ederken yavaş hareket etmemiz gibi; zor olan değerlidir.
İşte finansal piyasaların bu tuhaf ödül sistemi 2006 yılında TIME dergisinin “Yılın kişisi” ödülünü iyi tanıdığınız birine verilmesine sebep olmuştur. Şimdi birçok kişi TIME dergisinin 2006 yılında kime “Yılın kişisi” ödülünü verdiğini bulmak için arama motorlarına başvuracaktır. Hatırlamayanlar ve bilmeyenler için biz yine de söylemiş olalım: İrrasyonel düşünen size!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder