29 Ocak 2009 Perşembe

Tüketici güveni nedir ve ekonomi için neden önemlidir?



Dün Amerika’da işinden olanların sayısı 71.400 kişiydi. Global finansal krizin Amerika’ya sadece bir günlük faturası. Bunun bir ekonomi için ne kadar vahim bir durum olduğunu ölçmek istiyorsanız, kendinizi işten çıkarılanlardan birinin yerine koyun ve ulaştığınız sonuçları 71.400 ile çarpın.

Dün ABD’den gelen bir diğer olumsuz veri ise, tüketici güven endeksinin tarihi dip seviyesini görmüş olmasıydı. Yani insanların, ekonomilerinin geleceğine olan karamsarlıkları oldukça artmış durumda.

Artık çok sık duymaya alıştığımız tüketici güveni nedir ve global ekonomi için neden önemlidir?

Tüketici güveni, tüketicilerin yani insanların, finansal kararlarını şekillendiren ekonomik hayatın ne kadar sağlıklı işlediğine ve işleyeceğine ilişkin beklentilerinin ölçüsü olarak tanımlanabilir. İnsanlar, ekonomiye bakış açılarını, harcama ve tasarruf eğilimleri ile ifade ederler. Ülkeden ülkeye ölçülen tüketici güven endeksleri yan yana konularak, global ekonominin ne yöne gittiği rahatça tahmin edilebilir.

Diyelim ki bir araba almaya karar verdiniz. Bunun için gerekli paraya da sahipsiniz. Fakat ülkenizdeki ekonominin gidişatı hakkında endişeleriniz var. Çalıştığınız işyerinin sizi de işten çıkarabileceğini düşünüyorsunuz. Böyle bir durumda, aynı arabayı almayı hala ister misiniz?

Büyük bir olasılıkla, arabayı alma isteğiniz azalacaktır. Neden mi?.. Çünkü yeteri kadar tüketici güvenine sahip değilsiniz.

Günümüzde ekonomiler, tüketici harcamaları ile büyümekte ve gelişmekteler. Tüm ekonomi politikalarının odağında harcamalar yer alıyor. Eğer tüketiciler güvenlerini kaybederse, harcamalarını azaltırlar. Bunun sonuncunda da daha az ürün satın alırlar. Satılan ürünler azaldıkça, fabrikaların ürettikleri ürünler de azalmaya başlayacak, üretim seviyesi gerileyecektir. Bu da işten çıkarmaları hızlandıracak ve resesyon sürecini derinleştirecektir.

Problemin bir diğer yüzü ise vergidir. Vergilerin büyük kısmı, paranın el değiştirmesiyle oluşmaktadır. Tüketiciler harcamalarını azalttıkça, hükümetler kamu çalışanlarının ücretlerini ödeyebilmek için ödünç para bulmak zorunda kalacaklardır. Bu da faizleri arttıracak ve borçların gelecek dönemlere taşınmasını sağlayarak, ülkeyi borç yükü altına sokacaktır.

Görüldüğü gibi ekonomide tüketici davranışları, hem karar alıcılar hem de ekonominin gelecek
tahminleri ile ilgilenenler için oldukça önemli bir yere sahiptir. Tüketici güvenindeki iyimserlik,
geniş harcama yapma isteğini ve borca girme eğilimini yükseltebilmekte, kötümserlik ise,
tüketicilerin harcamalarını kısmalarına ve mali durumlarını yeniden gözden geçirmelerine neden olabilmektedir.

Ülkemizde, katılımcılara, birbirine benzer 15 sorunun sorulduğu ve cevapların aritmetiksel değerlere dönüştürülerek endeksin oluşturulduğu tüketici eğilimi anketinin 7. Sorusuyla veda edelim.

Sizce, içinde bulunduğumuz ay, buzdolabı, TV, mobilya gibi dayanıklı tüketim malları satın
almak isteyenler için uygun bir zaman mı?

1. Evet, şu an satın almak için doğru bir zaman
2. Ne doğru ne de yanlış bir zaman
3. Hayır, yanlış bir zaman, satın alma ertelenmeli
4. Fikrim yok

Cevabınız dönem içinde 1’den 4’e doğru kayıyorsa, tüketici güven endeksinizin düştüğünü unutmayın.

Hiç yorum yok: