Antikçağın önemli düşünürlerinden Efesli Herakleitos, ‘Sayıların
Babası’ olarak bilinen ve matematik ile her şeyin tahmin edilebilip
ölçülebileceğine inanan büyük matematikçi Pisagor için “Çok bilgi insanı akıllı
yapmaz; öyle olsa Pisagor’u akıllı yapardı” demişti. Matematik ile dünyanın tüm
bilinmezliklerini çözebileceğine inanan Pisagor’un bu eleştiriye nasıl cevap
verdiği bilinmese de insanın hayattaki en önemli hizmet karlarından birinin
matematik olduğu unutulmamalıdır.
Finansal jargonun en sık kullanılan ve çoğu zaman da anlamının ne
olduğu üzerine en çok düşünülen kavramlarının başında “volatilite” gelir. Ekonomik
yorumcuların sıklıkla başvurduğu bu kavram bizdeki karşılığı ile “oynaklık”
anlamındadır. Yani ekonomik bir varlığın fiyatındaki değişkenliğe verilen
finansal isim. Hesaplanması ise
söylenişine göre oldukça zor bir kavramdır. Finansal şirketlerde çalışan ve
görevi volatiliteleri takip etmek olan birçok insan bile volatilitenin nasıl
hesaplandığını bilmez. Çünkü ileri teknolojili bir hesap makinasına ve iyi bir
matematik bilgisine ihtiyacınız vardır. Bu nedenle genellikle üniversitelerde
veya mesleki finans sınavlarında sorulan bir sorudur. Peki, finanstan hiç
anlamayan insanlar için volatilite ne ifade eder? Matematiği ilkokul düzeyinde
olanlar volatiliteyi hesaplayamazlar mı?
Finansal piyasalarda işlem gören varlıkların fiyatlarının kısa zaman
dilimleri içerisinde dalgalanma göstermesi volatiliteyi ifade eder. Yüksek volatilite,
yüksek belirsizlik ve yüksek risk demektir. Bu nedenle volatilite hayatın her
anında iyi tanınması gereken bir kavramdır. Peki ama kısıtlı bir matematik
bilgisi, bir varlığın belirli bir zaman aralığında değerindeki değişimin
standart sapmasını nasıl hesaplayabilir? Diyelim ki hesapladı, bu hesap onun ne
işine yarar?
Sıradan insan için en önemli fiyatlar her gün tüketilen gıda
maddelerinin fiyatlarıdır. Diyelim ki şekerin kilosunu dün 10 liradan satın
aldınız. Bugün alışverişe gittiğinizde ise 11 liraya yükselmiş olduğunu
gördünüz. Fiyatın 10 liradan 11 liraya yükselmesi yüzde olarak %10’luk bir
artışı ifade eder. (Hesaplamayı basitleştirmek için buradaki %10’luk artışı yıl
boyu günlük artış ve azalışların ortalaması olarak kabul edelim.) Şeker fiyatındaki
günlük ortalama %10’luk artış volatilite değildir. Volatiliteyi hesaplamak için
sihirli bir sayıya daha ihtiyacımız var. Bu sihirli sayı 16’dır. 16 sayısını
%10 ile çarparsanız çıkan %160 yıllık volatilite demektir.
Görüldüğü gibi fiyat değişiminin 16 ile çarpılması her durumda
volatiliteyi verir. Herhalde Pisagor, matematik ile hayatın çözülmeyecek
problemi olmadığını söylerken bunu kastediyordu.
Finansal sistemin en önemli volatilite ölçüsü VIX endeksi (Volatility
Index) denilen hesaplamadır. “Yatırımcıların korku endeksi” denilen VIX endeksi
işte bu basit 16 kuralı fenomeninin hassas ölçümünden başka bir şey değildir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder