Finansal krizin başlamasıyla birlikte tüm dünyada müşterilerin bankalara şikayetleri artmıştı. Konut kredilerini ödemekte zorlananlar, satın aldıkları menkul kıymetlerin değerinin düştüğünü görenler, kredi kartlarını ödeyemeyenlere uygulanan faizler, overdraft komisyonları gibi birçok konu bankaların cevap vermesi gereken müşteri şikayetleri olarak masalarında bekliyordu. Kriz öncesinde çok önem verilmeyen bu hususlar bir anda müşterilerin hassasiyetlerini zorlar seviyelere gelmişti. Bankaların bu tür şikayetlere verdikleri cevap genellikle aynıydı. Müşterinin imzaladığı sözleşmede böyle yapacağımızı söylemiştik. Öyleyse neden sözleşmeler okunmamıştı?
Sözleşmelerin okunamayacak kadar uzun oluşu müşterilerin şartları okumadan sözleşmeleri imzalamalarının temel nedeniydi. Fakat okunmayan sözleşmenin bir yerlerindeki bir madde bir süre sonra itirazların başlamasına neden oluyordu. Peki ama neden?
Tüm zamanların en etkileyici rock gruplarından biri hiç şüphesiz gitarist David Lee Roth’un Van Halen’ıdır. 70’li yıllarda orta sınıfın üzerindeki insanlara gösterişli müzik show’ları sunması onları kısa zamanda ünlü yapmıştı. Sahne performansları o kadar etkileyiciydi ki neredeyse hemen her gün farklı bir şehirde farklı bir konsere çıkıyorlardı. Biletler diğer konserlere göre daha pahalıydı ama insanlar bu grubu görmek için aylar önceden gişelere hücum ediyordu. Konser günü Van Halen hayranları heyecanla grubun sahneye çıkmasını bekliyorlardı. Fakat zaman zaman Van Halen hayranları kötü bir sürprizle karşılaşıyordu. Konserin başlamasına saniyeler kala konserin iptal edildiği duyuruluyordu. Bu hayranlar için tam bir halay kırıklığıydı. Peki ama konserlerin başlamalarına birkaç dakika kala iptal edilmelerine neden olan önemli olay neydi?
Van Halen, konser organizatörleri ile yaptığı sözleşmelere tuhaf bir madde koyuyordu. Kuliste bir kase dolusu M&M şekerlemesi bulunmasını ve kasenin içinde asla kahverengi şeker olmamasını talep ediyordu. Grup üyeleri sahneye çıkmadan önce kuliste bir kase dolusu şekerleme göremezlerse ya da bunların içinde kahverengi olanlar varsa konseri iptal ediyorlardı. Bu kararlarını asla değiştirmiyorlardı. Grup hakkında kendini beğenmişlik ve burnu havada söylentileri herkesin ağzındaydı. Van Halen söylendiği gibi gerçekten kendini beğenmiş ve burnu havada bir grup muydu?
Bu soru uzunca bir süre cevapsız kaldı; ta ki 2000 yılına kadar. David Lee Roth’un anılarını yazdığı kitabı Crazy from the Heat bu soruyu yıllar sonra yanıtlıyordu. Roth’un yazdıkları, hayranlarını olduğu kadar iş hayatını da şaşkına çevirmişti. Şöyle diyordu: “Ortalama bir rock grubu bir konsere üç tırla giderken biz on sekiz tırla gidiyorduk. Çok fazla malzememiz vardı ve bazen sahne ağırlıkları taşımayıp çöküyordu. Ya da sahne kapısı dar olduğu için aletleri sahneye çıkaramıyorduk. İşte bu nedenle sözleşmenin son kısmına örneğin 126.maddesine kahverengi şekerleme istemediğimize dair maddeyi koyuyorduk. Kulise gittiğimizde eğer kasede kahverengi şekerleme yoksa sözleşmenin okunduğunu ve gerekli diğer önlemlerin alındığını düşünüyorduk. Ama eğer varsa, ya da kase yoksa o zaman konseri iptal ediyorduk. Çünkü bu kadar ağırlığı normal bir sahnenin taşıması mümkün değildi ve büyük bir kazanın olması kaçınılmazdı. Colorado’da bir konseri iptal etmeseydik başımıza gelecek olan buydu…”
Uzun sözleşmelerin okunmaması rasyonel bir insan davranışı olarak kabul edilebilir bu hızlı dünyada. Çünkü her gün onlarcası ile karşılaşabiliriz. Uzun sözleşmeleri okumadan imzalama fenomeni aslında yabancımız değildir fakat bu hataya çoğu zaman düşeriz. Fareli köyün kavalcısı hikayesinde, kavalcı köyü farelerden temizlemek için valiyle bir anlaşma yapmış ve bir sözleşme imzalamıştı. Anlaşmaya göre köyü farelerden temizlediğinde parasını alabilecekti. İşini tamamlayıp parasını almaya geldiğinde bir sürprizle karşılaşmıştı. İmzaladığı sözleşmenin 355.sayfasındaki bir madde bu parayı almasını engelliyordu. Kavalcı maalesef rasyonel bir hata yapmıştı.
İşte müşteriler çoğu zaman finansal kuruluşlarla imzaladıkları sözleşmelerin uzunluğunu görünce, okumanın mümkün olmadığını düşünerek rasyonel bir karar verdiklerini sanırlar ve sözleşmeyi okumadan imzalarlar. Fakat rasyonel kararların, ekonominin ideal davranış şekli olmadığı artık bilinmelidir.
Fareli köyün kavalcısı bir rasyoneldi, Van Halen ise bir irrasyonel. David Lee Roth’un sözleşme maddelerini okuyarak aldığı bir kredi kartı var mıdır bilemeyiz ama finansal kurumlarla çalışan kişilerin, konsere çıkmadan önce kaselerini kontrol etmeleri, olabilecek konser kazalarının önüne geçeceği asla unutulmamalıdır.
2 yorum:
Guzel de, bankalarin matbu sozlesmelerinde, ki hepsi uc asagi bes yukari ayni, begenmediginiz maddeyi cikartma/iptal etme sansiniz var mi? Boyle bir talebi kabul eden banka var midir?
Tepkiler kısmı eksik kalıyor. "Mükemmel", "Aklınıza sağlık", "Muhteşem", "Okullarda okutulmalı" gibi seçenekler de olmalı.
Emeğiniz için teşekkürler.
Sağlıkla kalın.
Yorum Gönder