17 Mart 2009 Salı

Repo piyasalarındaki durgunluk riskleri arttırıyor

Trilyonlarca dolarlık toksik varlık taşıyan gölge bankacılık sistemi önünde sonunda patlayacak. Tek sorun, tahrip olacak global ekonominin bu fiyaskoyu ne kadar sürede üzerinden atabileceği.

Öngörülemeyen finansal delilikler, İngiliz ve ABD merkez bankalarını teknik iflas durumuna getirmiş görünüyor. Global bankacılığın özellikle de gölge bankacılığın çökmesi, krizin altındaki en somut etken.

Şu ana kadar 2 trilyon $’lık hükümet desteğine rağmen Amerikan bankaları, hala çok büyük iflas riski taşımaktalar. 145 milyar $ yardım alan 5 büyük banka Citibank, Bank of America, HSBC Bank USA, Wells Fargo ve JPMorgan, son çeyrek raporlarında yaklaşan tehlikeyi su yüzüne çıkardılar. Bankaların rakamlarına göre, kredi türevleriyle ilgili net cari kayıp riskleri 587 milyar $. Düzenleyici otoritenin önceki raporuyla karşılaştırıldığında, rakamın 90 gündeki artışı %49. Kısacası yaklaşan dönem tahakkuk riskinin ve devlet yardımının artacağını söylüyor. Warren Buffett’ın yorumu sanırız her şeyi açıklıyor:

“Bankaların bilançolarındaki türev ürünlerin büyüklüğünü gördüğümde, bu şekilde nasıl yollarına devam edecekleri konusunda derin bir endişeye kapıldım ve bir aspirin aldım.”

Repo piyasaları

Gölge bankacılık ile geleneksel bankacılık sistemi arasında repo denilen bir mekanizma oldukça büyük bir tahribat yaratmıştır. Finansal sistemin damarlarına kan (nakit) pompalayan bu mekanizma oldukça kırılgan bir yapıya sahiptir.

Repo nedir?

Repo, tekrar geri alma anlaşmasıyla menkul kıymetlerin parayla değişilmesidir. Menkul kıymetler teminat olarak kabul edilerek karşılığında kredi verilir. Taraflardan biri için nakit, diğeri için menkul kıymete sahip olma imkanı verir. Kısa vadeli bu araç aynı zamanda türev, interbank ve para piyasaları arasında da önemli bir link işlevi görür.

Her ülkede olduğu gibi ABD’de de repoya konu menkul kıymetler önceleri hazine bonolarıydı. Ama finansal mühendisler CDO’lar gibi 3A ratinge sahip egzotik enstrumaları da repoya konu etmeye başladıkları anda problem de başlayıverdi. Pazar likit menkul kıymetlerden likit olmayanlara, kısa vadelilerden uzun vadelilere doğru hızlıca büyüdü. Son derece sofistike bir yapıya sahip teminat sistemi, derinleşen subprime kriziyle repo piyasasını bir anda büyük bir paniğe sevketti. Hızlıca geri çekilen paralar, yapılandırılmış teminatları değersiz bir şekilde yatırımcıların elinde bıraktı.

Portföylerinde büyük miktarda menkul kıymet bulunduran bankalar, hedge fonlar ve diğer finansal kurumlar, bu kıymetler karşılığı sağladıkları hızlı fonlamanın durmasıyla, derin bir çöküş sürecine girdi. 3A ratingli, 1000 $ tutarındaki bir bono karşılığı 50.000 $’a kadar kredi alabilen hedge fonlar, duran işlemler sonrasında, teminatlarının değerlerindeki %2 düşüşle bile teminatlarını kaybetme durumuyla karşı karşıya kalıyorlardı. Ama kriz bu bonoların değerini bir anda %99 oranında düşürdü. Artık o noktada yapacak bir şey kalmamıştı.

Lehman Brothers’ın çöküşünden sonra Avrupa’da da repo piyasasının üçte bir oranında azaldığı görülüyor.

Sistematik kriz sanırız önlenemez bir hızla yayılmaya devam edecek.

Hiç yorum yok: